Asya’nın Koronavirüs ile Mücadelesi
- Deniz İstikbal
Asya virüslerle mücadele konusunda diğer bölgelere kıyasla çok daha fazla deneyime ve birikime sahip bir coğrafyadır. SARS ve MERS gibi iki ölümcül salgına 2000’lerde maruz kalan bölge hastalıklarla ilgili birçok tecrübe edinmiştir. 2003’te Güney Çin’de başlayan ve 37 ülkeye yayılan SARS hastalığı ve 2012’de Suudi Arabistan’da ortaya çıkan MERS virüsü 30’dan fazla ülkeye yayılmıştır. Hayvanlardan insanlara bulaştığı düşünülen iki hastalık da Asya ülkelerini derinden etkilemiş ve hükümetleri salgınlarla mücadele için harekete geçirmiştir. Toplam 10 binden fazla insana bulaşan SARS ve MERS virüsü 1.500’e yakın kişinin de ölüme neden olmuştur.
Kasım 2019’da Çin’in Wuhan şehrinde ortaya çıkan Koronavirüs (COVID-19) ise diğer iki hastalığa kıyasla hem daha bulaşıcı hem de öldürücü özellikler göstermektedir. 2020’nin başlarında Çin’de kontrol altına alınan salgın Avrupa ve Amerika kıtalarına yayılmasının ardından küresel bir pandemi haline dönüşmüştür. Nisan itibarıyla dünya genelinde 1,5 milyon kişiye bulaştığı düşünülen ve 90 binden fazla ölüme neden olan salgın birçok ülkeyi hazırlıksız yakalamıştır.
Asya ülkeleri Koronavirüsle mücadelede neden daha başarılı oldu? Singapur, Hong Kong, Japonya ve Vietnam’da vaka sayısı neden düşük? Geçmiş dönem SARS ve MERS salgınlarından hangi tecrübeler edinildi? Sosyal kültürün Koronavirüsün yayılmamasında etkisi nedir?
İnsanlar arasında etkileşim sonucu daha fazla yayılım gösteren Koronavirüs salgını ticaret, üretim ve ulaşımı derinden sarsmıştır. Birçok ülkeyi etkisi altına alan ve karantina uygulamalarına başvurulmasına sebep olan virüsün yayılması İtalya, İngiltere, İran, ABD ve Fransa gibi ülkelerde kısa sürede gerçekleşirken Japonya, Singapur, Vietnam ve Hong Kong’da ise daha sınırlı kalmıştır. Özellikle merkezi hükümetlerin erken dönemde aldıkları tedbirlerin mevcut yayılma profilinde büyük bir etkisi bulunmaktadır. Ayrıca geçmişte yaşanan salgınlardan edinilen deneyim Koronavirüsün geniş kitlelere ulaşmasını engellemiştir.
Batılı ülkelere kıyasla virüse daha erken bir tarihte maruz kalan Asya ülkeleri salgının ilk dönemlerinde ulaşımı kısıtlamış ve hastalığın bulaştığı kişileri toplumdan izole etmiştir. Kamu kurumlarının hızlı bir şekilde organizasyonu ile toplumu bilinçlendirme çalışmalarına başlayan hükümetler kurallara uymayan kişilere idari ve maddi cezalar vermiştir. Alınan önlemler Koronavirüsün minimum düzeyde kişide görülmesini ve birçok hayatın kurtarılmasını sağlamıştır.
PDF Dosyası için tıklayınız