Koronavirüs Salgını ve İngiltere
- Hacı Mehmet Boyraz1. Koronavirüs salgını İngiltere’de nasıl ortaya çıktı?
Koronavirüs (COVID-19) İngiltere’de ilk kez 31 Ocak 2020’de ülkenin en çok turist çeken şehirlerinden olan York’taki Çinli bir çiftte tespit edilmiştir.[1] Virüsün tespit edilmesi üzerine iki hasta hemen karantinaya alınmıştır. Bu ilk vakadan sonra salgının daha fazla yayılmasını engellemek için Çinli aileyle temas kurdukları tespit ya da tahmin edilen kişiler de kontrol amacıyla karantinaya alınmıştır. Ancak 6 Şubat’ta daha önce Singapur’a gittiği tespit edilen bir İngiliz vatandaşında da virüsün tespit edilmesiyle birlikte Koronavirüs ülkede adım adım yayılarak salgın haline dönüşmüştür.
Yaklaşık 66 milyonluk ülke nüfusunun yüzde 12,73’ü 55-64 yaş aralığındaki ve yüzde 18,48’i de 65 yaş ve üzeri kişilerden oluşmaktadır. Buna göre ülke nüfusunun en az yüzde 30’unun virüsten ötürü ciddi tehdit altında olduğu söylenebilir.
2. Salgın ülkeyi nasıl etkiledi?
20 Mart 2020 itibarıyla test yapılan 66 bin 976 kişiden 3 bin 983’ünün sonuçları pozitif çıkmıştır.[2] Şehir merkezli bakıldığında en çok vaka ülkenin idari ve turizm başkenti Londra’da gözlemlenmiştir. Ayrıca ilk ölüm vakasının yaşandığı 5 Mart’tan sonra 20 Mart itibarıyla ülke genelinde toplam 177 kişi virüs sebebiyle hayatını kaybetmiştir. Şu ana kadar hayatını kaybedenler arasında 51 ve 81 yaşlarında olmak üzere İngiltere’de ikamet eden iki Türk de yer almaktadır.[3] Salgından etkilenen ve hayatını kaybedenlerin profillerine bakıldığında ise diğer yaş gruplarına göre bağışıklığı düşük olan 47-96 yaş aralığındaki kişilerde riskin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir.[4]
Tablo 1. İngiltere’nin Mevcut Demografik Yapısı[5]
Bu noktada ülkede virüsten etkilenen ve önümüzdeki süreçte daha fazla etkilenmesi beklenen kitlenin daha iyi anlaşılması adına İngiltere’nin demografik yapısından kısa da olsa bahsetmekte fayda vardır. Öncelikle birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi doğum oranlarının düşük olması nedeniyle İngiltere de yaşlanan bir nüfusa ev sahipliği yapmaktadır. Nitekim yukarıdaki tablodan görüldüğü üzere yaklaşık 66 milyonluk ülke nüfusunun yüzde 12,73’ü 55-64 yaş aralığındaki ve yüzde 18,48’i de 65 yaş ve üzeri kişilerden oluşmaktadır. Buna göre ülke nüfusunun en az yüzde 30’unun virüsten ötürü ciddi tehdit altında olduğu söylenebilir.
Şekil 1. İngiltere’de Koronavirüs Salgını
3. Ulusal Sağlık Sistemi salgınla mücadele noktasında yeterli mi?
Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) İngiltere’de sağlık hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla faaliyet gösteren bir kamu kuruluşudur. Dünya genelinde Koronavirüs salgınının hızlı bir yayılım göstermesi ve İngiltere’yi de etkisi altına alması üzerine NHS yönetimi de çeşitli tedbirlere başvurmuştur. Buna karşın NHS’nin bu krizle mücadele noktasında yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir. Öncelikle salgının hızla yayılması ve hastalığın tedavisiyle ilgili bir ilacın bulunmaması sebebiyle sağlık birimlerinin yapabilecekleri oldukça sınırlıdır. Bu noktada sağlıkçıların önündeki en zorlu görev salgının daha fazla yayılmaması için virüsten etkilenenlerin karantinaya alınmaları ve mümkünse tedavileridir. Ancak İngiltere’de uzun zamandan beri yeterli altyapı yatırımlarının yapılmaması nedeniyle sağlık hizmetlerinde ciddi sorunlar yaşandığı her kesim tarafından kabul edilen bir gerçekliktir. Özellikle Muhafazakar Parti hükümetlerinin görevde olduğu yakın dönemde sağlık harcamaları için bütçeden yeterli kaynağın ayrılmamış olması NHS kapsamında yaşanan sorunların ana kaynağını oluşturmaktadır. Nitekim somut verilerle konuşmak gerekirse NHS’ye ayrılan bütçe gerçek harcama bazında artmaktaysa da gayrisafi yurt içi hasıladaki payı 2010’dan beri düşmektedir.[6] Aynı minvalde G7 ülkeleri arasında İngiltere kişi başına en az sağlık harcaması yapan ikinci ülke konumundadır.[7]
Diğer taraftan İngiltere’de Koronavirüs salgını ile mücadele konusunda özellikle ülkedeki sağlık kuruluşlarının eski ve yetersiz olması ile bu kuruluşlardaki yatak ve uzman sağlık personelinin az olması en önemli sorunlar olarak gösterilebilir. Nitekim bu gerçeklikten ötürü şu anda acil olmayan diğer hastaların ameliyatları ertelenmekte ve ağır belirti göstermeyen muhtemel Koronavirüs hastaları da evlerine geri gönderilmektedir. Aynı minvalde hastanelerdeki sağlık personeli eksikliğinden ötürü yakın zamanda emekli olan yaklaşık 65 bin sağlık çalışanı yeniden göreve davet edilmekte ve üniversitelerde tıp öğrenimi gören son sınıf öğrencileri vakit kaybedilmeden mezun edilerek göreve başlatılmaktadır.[8] Ayrıca hastanelerdeki kritik öneme sahip solunum cihazlarının yeterli olmaması nedeniyle ihtiyacı olan hastaların bu cihazlardan istifade edememe tehlikesi bulunmaktadır. Buradan hareketle uzun zamandan beri birçok problemin yaşandığı ve siyasilerin her seçim döneminde çeşitli vaatlerde bulunduğu NHS’nin Koronavirüs ile mücadelede ciddi kapasite sorunlarına sahip olduğu görülmektedir.
Şekil 2. Salgınla Mücadelede NHS’nin Temel Yetersizlikleri[9]
4. Salgına yönelik bugüne kadar hangi tedbirler alındı?
İngiltere’de Koronavirüs salgınının Ocak’ta York şehrindeki Çinli çiftte tespit edilmesi üzerine Sağlık Bakanlığı salgının daha fazla yayılmaması ve salgından etkilenenlerin tedavi edilmesi adına bir dizi tedbiri devreye sokmuştur. İlk etapta alınan tedbirler arasında şunlar ön plana çıkmaktadır:
- Zorunlu olmadıkça halka sık sık sokağa çıkmama tavsiyesinde bulunulmaktadır.
- Salgından etkilenen kişiler hastanelerde özel karantinaya alınmaktadır.
- NHS’nin resmi internet sitesinde hastalık tespitiyle ilgili bir form bulunmakta ve form sonucu şüpheli görülenler kontrol amacıyla hastaneye götürülmektedir.
- NHS üzerindeki yükün azaltılması adına özel hastanelerde de hastalar için hususi üniteler açılmaktadır.
Bunların yanı sıra hükümetin attığı bu adımların dışında insan dolaşımının yoğun olduğu mekanlar arasında yer alan üniversiteler kendi tercihleriyle bir süreliğine çevrim içi öğrenime geçerek tedbir almıştır. Halk da maske ve eldiven kullanmanın yanı sıra kalabalık ortamlardan uzak durarak ve evden çalışarak bazı bireysel tedbirler uygulamaktadır.
5. Salgın krizine yönelik hükümetin tutumu nasıl yorumlanabilir?
Çin’de Koronavirüs salgınının ortaya çıkmasıyla birlikte İngiliz hükümeti ilk etapta bu salgının yerel düzeyde kalacağını öngörmüş ve bundan ötürü salgına karşı uzun bir süre kapsamlı bir adım atmamıştır. Ancak salgının İngiltere’ye sıçraması ve vakaların ortaya çıkması üzerine hükümetin attığı ilk adım “sürü bağışıklığı kazandırma” (herd immunity) stratejisini izlemek olmuştur. Bahsi geçen bu stratejiyle temelde toplumun en az yüzde 60’ının virüse karşı bağışıklık kazanması için salgının kontrollü bir şekilde yayılması amaçlanmıştır.[10] Nitekim okul, sinema, kafe ve bar gibi yoğun insan hareketliliğinin yaşandığı mekanların uzun süre kapatılmamış olması bu hedefe bağlanmaktadır. Ancak Mart’ın ortası itibarıyla hükümet bu stratejiyi terk ederek yeni bir strateji izlemeye mecbur kalmıştır.
Burada hükümetin tavrının değişmesine yol açan en önemli faktör (yukarıda da değinildiği gibi) salgından etkilenen vakaların ve ölüm oranlarının hızla artması olmuştur. Bu süreçte sağlık uzmanları tarafından salgına karşı izlenilen stratejiyle ilgili eleştirilerin artması ve daha sıkı tedbirler alınmaması halinde ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 80’inin salgından etkilenebileceğine yönelik açıklamaların yapılması hükümet üzerindeki kamuoyu baskısını artırmıştır.[11] Yakın zamana gelindiğinde ise ülkenin saygın eğitim kurumlarından Imperial College tarafından 16 Mart’ta yayımlanan bilimsel bir modelleme çalışmasında salgına yönelik somut tedbirlerin alınmaması halinde ülke genelinde 250 bin civarında kişinin ölebileceği açıklanmıştır.[12] Bu gelişmeler neticesinde hükümet salgınla mücadele konusunda yeni bir stratejiye geçiş yapmıştır.
Mart’ın üçüncü haftası itibarıyla hükümetin izlediği yeni strateji önceki stratejinin aksine salgını “yatıştırma”dan (mitigation) ziyade Türkiye’de olduğu gibi “bastırma”yı (suppression) amaçlamaktadır. Bu strateji kapsamında salgına karşı sıkı önlemler alarak yayılımının durdurulması ve vaka sayısının mümkün mertebe azaltılması hedeflenmektedir. Bu kapsamda atılan adımlar arasında bir sonraki duyuruya kadar ilk ve orta dereceli okullarda eğitime ara verilmesi, kamu hastanelerinde bulunan 5 bin 900 solunum cihazının yetersiz görülmesi nedeniyle bu cihazları üreten şirketlere 20 bin adetlik yüklü bir sipariş verilmesi ve daha da önemlisi bar, kulüp, lokanta, sinema ve tiyatro gibi mekanların kapatılması en önemli adımlar olarak görülebilir.[13] Yakın zamanda atılan bu adımlara karşın birçok sağlık uzmanına göre ölümler artana kadar yanlış hedeflere dayalı sürü bağışıklığı kazandırma stratejisinin izlenmesi ve salgınla mücadele konusunda gerekli tedbirlerin geç alınması Johnson hükümetinin eleştirilmesine sebep olmaktadır.
[1] “Coronavirus: Two Cases Confirmed in UK”, BBC, 31 Ocak 2020.
[2] “Number of Coronavirus (Covid-19) Cases and Risk in the UK”, Government UK, 24 Ocak 2020, https://www.gov.uk/guidance/coronavirus-covid-19-information-for-the-public, (Erişim tarihi: 21 Mart 2020).
[3] “Londra’da Koronavirüsten 2 Türk Öldü”, Hürriyet, 18 Mart 2020.
[4] “The UK Victims of Coronavirus”, Metro, 20 Mart 2020.
[5] “The World Factbook – UK”, Central Intelligence Agency, https://www.cia.gov/library/publications/the-world-factbook/geos/uk.html, (Erişim tarihi: 21 Mart 2020).
[6] George Stoye ve Ben Zaranko, UK Health Spending, (Institute for Fiscal Studies), s. 4, https://www.ifs.org.uk/uploads/R165-UK-health-spending2.pdf, (Erişim tarihi: 21 Mart 2020).
[7] James Cooper, “How does UK Healthcare Spending Compare with Other Countries?”, Office for National Statistics, https://www.ons.gov.uk/peoplepopulationandcommunity/healthandsocialcare..., (Erişim tarihi: 21 Mart 2020).
[8] John Willan vd., “Challenges for NHS Hospitals during Covid-19 Epidemic”, BMJ Publising Group, 20 Mart 2020, https://www.bmj.com/content/368/bmj.m1117, (Erişim tarihi: 21 Mart 2020); “Britain Asking 65,000 Retired Nurses and Doctors to Return to Work to Help Fight Coronavirus”, Fox News, 20 Mart 2020.
[9] Grafikteki rakamlar tüm Birleşik Krallık’ı kapsamaktadır. Bkz. “Coronavirus: Will NHS Buckle under the Strain?”, BBC, 5 Mart 2020; “UK Government Sends Ventilator Blueprints Major Manufacturers”, Guardian, 16 Mart 2020; “Number of Registered Doctors in the UK in 2019”, Statista, https://www.statista.com/statistics/698278/registered-doctors-united-kingdom-uk-by-age, (Erişim tarihi: 23 Mart 2020); “NHS does not have Enough Ventilators to Tackle Coronavirus, Matt Hancock Admits”, Metro News, 15 Mart 2020.
[10] Ed Yong, “The U.K.’s Coronavirus ‘Herd Immunity’ Debacle”, Atlantic, 16 Mart 2020.
[11] “How Many will Die of Coronavirus in the UK? A Closer Look at the Numbers”, Guardian, 13 Mart 2020.
[12] “Impact of Non-Pharmaceutical Interventions (NPIs) to Reduce COVID19 Mortality and Healthcare Demand”, Imperial College COVID-19 Response Team, s. 16, https://www.imperial.ac.uk/media/imperial-college/medicine/sph/ide/gida-fellowships/Imperial-College-COVID19-NPI-modelling-16-03-2020.pdf, (Erişim tarihi: 21 Mart 2020).
[13] “İngiltere’de Okullar Kapatıldı”, CNN Türk, 18 Mart 2020; “UK Government Sends Ventilator Blueprints Major Manufacturers”, Guardian, 16 Mart 2020; “İngiltere’de Restoran, Bar, Cafe, Sinema ve Tiyatroların Kapatılmasına Karar Verildi”, Anadolu Ajansı, 20 Mart 2020.